Cem Uzan - Genç Parti

Bu sayfa Cem Uzan`ın haklılığını ispatlamak , kanıtlamak , gözler önüne sermek ve
Genç Parti`nin büyük kitlelere ulaşmasını sağlamak için yapılmıştır. (cem-uzan.org 2007)
2023 Vaatlerimiz Genç Parti Cem Uzan Davalar Genel Gençlik Kollari Kadın Kolları İlçe Teşkilatları İl Teşkilatları Eserler Söylemler Basın Projeler - Taahhütler Duyurular İmar Bankası Star Çeaş Kepez TMSF Telsim Adabank Petkim 4969 - 5020 Nolu Kanunlar Askerlik Siyasi Linç Geziler Mitingler Atatürk Videolar Ürdün Vatandaşlığı Fabrikalar - Ocaklar Milletvekili Adaylarımız Fransa Cumhurbaşkanlığı Adaylığı

Sizi gidi taklitçiler!...

Bir süredir televizyon reklamlarında Cem Uzan`ın ve Genç Parti`nin seçim taahhütleri yer alıyor. Diğer hiçbir parti halka somut taahhütlerde bulunmazken, halk Genç Parti`nin "Mazot 1 YTL olacak", "Kabuklu fındık 8 YTL", "Emekliye 14 maaş", "Gıdada KDV kalkacak", "ÖSS ve harçlar kalkacak", "İşsize 350 YTL", "Tarım bizim namusumuzdur" taahhütlerini neredeyse ezberlemeye başladı. Recep Tayyip Erdoğan, Kasım ayında Partisinin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu toplantısında, Genç Parti ve Cem Uzan’ın bu taahhütleri için “Atıyor bol keseden, popülizm yapıyor. Sorumluluk olmayınca atması kolay tabii. Gel yap bakalım. Bunları verebilmesi mümkün değil. İktidar olamayacaklarını bildikleri için böyle şeyler söylüyor. Bekara karı boşamak kolay. Gerçekçi olmak gerek. Biz hiçbir zaman böyle söylemlere girmeyeceğiz. Halkımızı kandırmayız" demişti. Ancak gelin görün ki Tayyip Erdoğan, “bir süre önce gerçekçi olacağız, bunları yapabilmesi mümkün değil” derken, şimdi Genç Parti’nin taahhütlerini hayata geçirmeye çalışıyor. Tayyip Erdoğan bunu ilk defa da yapmıyor; 2002 seçimleri öncesinde Genç Parti Lideri Cem Uzan ilköğretimde okul kitaplarının bedava dağıtılacağını söylemişti. O zaman `yapılır mı, yapılamaz mı` denilen bu fikir, bu fikri tenkit eden AKP ve Recep Tayyip Erdoğan tarafından hayata geçirildi. Şimdi de neredeyse boş geçen 4.5 yıllık iktidarlarında övünebildikleri nadir işlerinden bir tanesi bu. Genç Parti`nin fikrini alıp, tatbik edip, sonra da övünen AKP`ye Genç Parti sesini çıkartmadı. Çünkü, tatbikata koydukları Genç Parti`nin bu fikri milletin hayrınaydı. Bu seçim dönemi için Genç Parti’nin taahhütlerinden biri de “Temel gıdada KDV kalkacak”… Şimdi 21 Şubat 2007 tarihili basında çıkan haberlere bir göz atalım: “Hükümetin seçimler öncesinde bazı temel gıda maddelerinde KDV indirimi için hazırlık yaptığı ortaya çıktı. Tarım Bakanı Mehdi Eker, Başbakan Tayyip Erdoğan`ın talimatıyla Maliye’nin temel gıda maddelerinde KDV indirimiyle ilgili çalıştığını açıkladı.” Bunun adı taklit değil de nedir? Hani bunların yapılabilmesi mümkün değildi? Genç Parti, “İşsize 350 YTL” diyor… Yine 16 Şubat 2007 tarihli basın haberlerine göz atalım. Murat Başesgioğlu açıklıyor: “İstihdam maliyetleri nerelere çekilebilir, SSK primleri ve vergilerde neler yapılabilir buna bakıyoruz. Paket içerisinde değerlendirilen konulardan biri de işsizlik sigortası. Şu andaki haliyle İşsizlik Sigortası Fonu`na kayıtlı işsizler bu fonun imkânlarından yararlanabiliyor. Bunu bütün işsizlere yaymak istiyoruz. İşsizlik Sigortası Fonu`ndan yararlanma imkânlarını da biraz esnetmek ve artırmak istiyoruz." Bir daha soruyoruz, hani yapılamazdı? Genç Parti, “Tarım bizim namusumuzdur” diyor. Bakın, Mersin’de bir çiftçiye “Ananı da al git lan” diyen Tayyip Erdoğan, Genç Parti’nin taahhütleri üzerine, “çiftçiye 2007 yılında 492 milyon YTL’lik mazot desteği vereceğiz, çiftçinin kefalet borcunu sileceğiz” diyor. **** Daha bitmedi… Genç Parti, AB’ye olan bakışını açıklarken, “Türkiye’nin gerekirse AB üyeliğini geri çekeceğini ve AB ile geliştirilmiş ticaret anlaşması yapılması teklifini götüreceğini” açıklıyor. 22.03.2007 tarihinde Abdullatif Şener bakın neler söylemiş: “AB ile imzalanan Gümrük Birliği’nin gözden geçirilmesi gerektiğine inanıyorum.” Gelelim Ermeni meselesine: 18.05.2006 tarihinde Abdullah Gül’e bir mektup yazarak, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin, hiç tereddütsüz, Hükümet veya Türk Tarih Kurumu vasıtasıyla bir ulusal veya uluslar arası bir mahkemede bir tespit davası açması, bu tespit davasında 1915’de hakikaten ne olduğunun tespit edilmesi, olan hadiselerin bir soykırım mı, yoksa insanlığa karşı suç mu olduğunun ortaya çıkarılması, Türk, Ermeni, Kürt, Rus ve diğer uluslar arası güçlerin etki ve mesuliyetlerinin ne olduğunun tespit edilmesi ve ne olmuşsa, bu olanlardan Türkiye Cumhuriyetinin bir alakası olup olmadığının tespit edilmesi gerekir” demiştim. 05.02.2007 tarihinde Abdullah Gül basına yaptığı açıklamada bakın ne diyor: “Ermeni meselesi konusunda yargı dahil, her yola başvuracağız” **** Şimdi yine Başbakanın 13.02.2007 tarihli bir demecini okuyalım: "Ülkemizde 1990’dan bugüne kadar, araç sayısı tam 4 kat artmış ama satılan akaryakıt seviyesi 17 yıl öncesi seviyesinde duruyor. Dış Ticaret Müsteşarlığı petrol ithal ettiğimiz 48 ülkeden kayıtları istedi. Cevap gelen 31 ülke diyor ki, Türkiye bizden son 2.5 yılda 28 milyar dolarlık petrol ihraç etti. Buradaki kayıtlara göre ise aynı dönemde ithal edilen akaryakıt miktarı 9.3 milyar dolar. Arada 18.7 milyar dolarlık bir fark var. ÖTV eklediğinizde fark 38 milyar dolar seviyesine çıkar. Henüz 17 ülkenin kayıtlarını almış değiliz. Nerede bu fark? Bu fark kaçakçıların cebine haksız kazanç olarak giriyor. Milletimizden çalınıyor. Şimdi ben sizinle bu konuda yazdığım bir çok yazıdan sadece bir tanesini paylaşacağım: Tarih 31 Mayıs 2005… “Türkiye’deki akaryakıt kaçakçılığının muhtemelen yüzde 90’ı mazottur. Bu kaçakçılığın muhtemelen yüzde 90’ı da gemilerle İstanbul civarı ve İzmit Körfezi’nden yapılır. Fueloil’in kaçakçılık açısından cazip bir tarafı yoktur. Kaçakçılığın tespiti çok kolaydır. Araştırma Komisyonu eğer mazot taşıyan gemilerin kalkış limanlarındaki mazot miktarı beyanları ile, Türk gümrüklerine beyan ettikleri boşaltılan mazot arasındaki farkı ve ithalatçı firmaları tetkik etsinler, iş büyük ölçüde çözülür.” Okuduklarınız arasında tarih dışında önemli bir fark var mı? Ben ne demişim, nasıl yol göstermişim? Başbakan 4 yıllık iktidarı sonrasında ne yapmaya karar vermiş? **** Bizim söylemlerimizi taklit eden sadece Hükümet mi? Biz mazot 1 YTL olacak dedik… Diğer partilerde indirim yarışı başladı. Önce DYP mazotu 600 kuruşa indirdi, şimdi de Anavatan mazotta yapacağı indirimden, “mazottaki ÖTV’nin kaldırılmasından” bahsediyor… 2002 seçimleri öncesinde Cem Uzan, asgari ücretten vergi alınmayacak demişti. Şimdi bazı partiler, bu taahhüdü uygulayacağını beyan ediyor… **** Gördüğünüz gibi biz ne diyorsak o… Taklitler asıllarını yaşatır ama hiçbir zaman aslına yetişemez… Bu iş yürek ister, hem yürek, hem bilgi ister… **** Bazı gazeteciler “hani kaynak nerede?” diye bile sormadan olmaz olamaz diye yazılar yazıyorlar. Hayretler içinde kalıyorum. Bir gazeteci, eğer gazeteciyse, 5 N 1 K kuralını bilir (Ne, nerede, ne zaman, nasıl, neden, kim) araştırır, muhatabına soru sorar, öyle yazar. Ve, eğer bir gazeteci gazeteciyse, yazdıkları yanlış yazılara yolladığımız açıklamayı kullanarak cevap hakkımızı kullandırır. Bunu yapanı da var, yapmayanı da. Ama merak edenlere anlatayım, taahhütlerimizin senelik tutarı 20-25 milyar dolar civarında. Buna mukabil, hazırladığımız kaynak paketi, üstelik de hiç hayali olmayan, fevkalade gerçekçi kaynak paketi 40 milyar doların üzerinde. Evet, bu iş yürek ister, hem yürek, hem bilgi ister… Genç Parti Genel Başkan Yardımcısı Genç Parti İstanbul Milletvekili Emin Şirin

23 03 2007